Babs Fry, gönüllü bir evcil hayvan dedektifi. Evet doğru duydun, oldukça ilginç, öyle değil mi? Hem macera, hem de yüce gönüllülük dolu hikayesini anlatmazsak olmaz dedik. Peki o zaman, kimdir Babs ve evcil hayvan dedektifliği nasıl yapılıyor?
Bir gün Darlene ve Paul Horn, taşınma esnasında patili dostları “Doctor”un kaçtığını fark etti. Hemen aile dostları Babs’a ulaştılar ve köpeği birlikte aramaya başladılar. Çiftin çocuğu olmadığı için, 6 yaşındaki Doctor onların adeta evlatları gibiydi. Bu yüzden Babs’ın üzerinde daha fazla sorumluluk vardı. Babs, o güne dek kendi yaşadığı bölgede birçok patili dostumuzun ailesine kavuşmasını sağlamıştı. Babs’ın rutini şöyle işliyor: Öncelikle patili dostlarımızın hikayesini ebeveynlerinden dinliyor. Sonra facebook hesabından duyuruları yapıyor ve etrafa özenle hazırlanmış afişler asıyor. Kaybolan dostumuzun ailesi ile hummalı bir çalışma yürütüyorlar ve nihayetinde bir şekilde bir haber ellerine ulaşıyor.
Doctor’un hikayesine geri dönelim şimdi. Tam olarak aynı yöntemle, sosyal medya hesaplarından duyurular ve şehrin her yanına asılan afişlerle, 2 gün sonra Doctor’a dair bir haber aldı Hornlar ve Babs. Hızlıca patili dostumuzun son görüldüğü yere ulaştılar. İşte tam da burada Babs’ın yetenekleri ve tecrübesi devreye girdi.
EVCİL HAYVAN DEDEKTİFİ VE EN BÜYÜK SİLAHLARI: TAVUK VE BATTANİYE
Doctor’un en son görüldüğü yerde yere ailenin bir battaniyesini serdi Babs. Devamında ise, birçok köpeğin karşı koyamadığı ve kendi tarifi olan bir tavuk karışımını kullandı. Tavuğu battaniyenin üzerine yaydı ve koku etrafa yayıldı. Köpeğin adını haykırmak yerine sakince oturarak zil çalmaya başladı. Zil, Doctor’un yürüyüş saati geldiğini hatırlatan bir uyarıcı. Bu düzeneği kurduktan dakikalar sonra, Doctor bir anda beliriverdi! 88 saattir kayıp olan patili dostumuz, ailesine tekrar kavuştu böylelikle.
Babs, bu hizmeti için herhangi bir ödeme almayı reddediyor. “Başka evcil hayvan ebeveynlerine yardım edin yeter, daha fazlasını istemem.” diyor yüce gönüllü kadın. Kendi köpeği evden kaçınca başlamış bu işe. Ona da bir başkası öğretmiş evcil hayvan dedektifi sırlarını. Bu sayede kendisi, geçtiğimiz 5 yılda 200 köpeği ailesi ile kavuşturmuş. Herkese verdiği genel tavsiyeler ise şöyle:
- Eğer korku içindeyseniz, durun. Sakinleşin ve köpeğinizi öyle arayın. Ona yakınsanız ve sizin de korktuğunuzu düşünürse, daha fazla panikleyecek.
- Hemen şehrin her köşesinde onu aramaya başlamayın. Bu kokunuzu her yere yayar, ve patili dostunuzun sizi bulması zorlaşır. Onun sizi bulmayı bekleyeceği yerlere, mesela evinize ya da gezmeye çıktığınız parka gidin.
- Koku, köpekler için her şeydir. İç çamaşırlarınız, kullandığınız nevresimler veya yorganları köpeğinizin geçme ihtimali olan her yere yayın.
Babs, evcil hayvan dedektifi olarak harika bir iş çıkarıyor anlaşılan. Tavsiyeleri için de teşekkürler. Üstelik tüm bu hizmeti ücret karşlığı olmadan yapıyor olması ayrı bir hayranlık uyandırıyor. İyi insanlar iyi ki varlar, öyle değil mi? Bir de evinde şiddet gören köpeğini bu zulümden kurtarmak için parka bırakıp yanına yürek dağlayan bir not bırakan küçük çocuğun hikayesi var. Kimisi köpeğini bulmaya çalışır, kimisi de onun iyiliği için ondan vazgeçer…