Sahipsiz köpeklerin katline yönelik yasa teklifinin önümüzdeki günlerde Meclis’e gelmesi bekleniyor.
Hayvansever siyasiler, sanatçılar, halk, öldürmenin çözüm olmadığını her mecradan tek ses haykırıyor.
Etik tartışmaların ardı arkası kesilmiyor. Sadece insanı odağına alan, diğer canlıların yaşam haklarını o kadar da umursamayan anlayışa sesini duyurabilmek ne mümkün…
Peki bu katliamın gerçekleşmesi halinde toplum psikolojisi bundan nasıl etkilenecek?
@birgungazetesi ‘nden Selçuk Özbek alanında uzman isimlerin görüşlerine başvurduğu bir dosya hazırladı.
Dosyanın bugünkü ilk bölümünde böyle bir katliamın toplumda yaratacağı muhtemel etkileri ve katliam çağrısındaki motivasyonu Psikiyatr Prof. Dr. Arif Verimli’yle; köpeklerin insan yaşamındaki yerini ve genel çözüm önerilerini ise Köpek Eğitim Uzmanı Veteriner Hekim Tarkan Özvardar’la konuştu.
Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli ülkemizin vicdanının böyle bir katliamla baş edemeyeceğini söylüyor:
“Sosyal medyada örgütlenen bir kitle var ve ne yazık ki katliam istiyor, kan dökülsün istiyorlar. Ben iyi insanların, vicdanlı insanların, güzel insanların bu katliama asla izin vermeyeceklerine inanıyorum.”
Köpek Eğitim Uzmanı ve Veteriner Hekim Özvardar ise köpekleri öldürmenin etik ve çözüm olmadığını öne sürüyor:
“Geçmişte tüm dünyada en çok uygulanmaya çalışılan yöntem öldürmek, yok etmek yönündeydi. Tabii ki uygulayan ülkelerdeki sonuçlar, özellikle Romanya örneği çok nettir. Bunu yaptılar fakat popülasyon, aynı dinamiğe bir iki sene içerisinde tekrar ulaştı. Dolayısıyla bu kesinlikle bir çözüm değil, etik de değil.”