Bilim insanları Aralık 2020’den bu yana çok sayıda kaygı verici koronavirüs varyantı tespit etti ancak bu varyantların hayvanlar üzerindeki etkileri bugüne kadar netleşmiş değildi. Geçtiğimiz hafta yayınlanan iki araştırmaya göre ise varyantlar ev hayvanlarını da etkileyebiliyor.
Science dergisinin aktardığına göre kamuoyunda “İngiltere varyantı” olarak bilinen B.1.1.7’ye ülkede bazı kedilerde ve köpeklerde de rastlandı. Söz konusu hayvanlarda aynı zamanda kalp kası iltihabı da tespit edildi. Ancak kalp kası iltihabının sebebinin mutasyonlu koronavirüs olduğuna dair herhangi bir kanıt bulunamadı. Dahası İngiltere varyantının hayvanlarda daha bulaşıcı ya da daha tehlikeli olduğunu gösterecek bir veri de elde bulunmuyor.
VARYANTLAR KEDİ VE KÖPEKLERE DE BULAŞTI
Araştırmaların ilki Fransa Ulusal Sürdürülebilir Kalkınma Enstitüsü’nden Virolog Eric Leroy ve ekibi tarafından gerçekleştirildi Zoonotik yani hayvanlardan insanlara bulaşabilen hastalıklar konusunda uzman olan Leroy ve çalışma arkadaşları, Londra’nın dışında bulunan bir veteriner kliniğinin kalp ve damar hastalıkları bölümündeki hayvanları inceledi. Zira Aralık 2020 ile Şubat 2021 arasındaki dönemde kalp zarı iltihabı şikayetiyle kliniğe getirilen kedi ve köpeklerin oranı yüzde 1,4’ten yüzde 12,8’e yükseldi.
Aynı dönemde İngiltere varyantının yayıldığına da dikkat çeken uzmanlar 8 kedi ve 3 köpek üzerinde bir araştırma gerçekleştirdi. Hayvanların hiçbirinin daha önce kalp hastalığı yoktu ama hepsi de uyku hali, iştah kaybı, hızlı soluk alıp verme ve bayılma şikayetleriyle kliniğe getirilmişlerdi. Laboratuvar testlerinde kalp atış hızında dengesizlikler, akciğerde sıvı birikimi gibi Covid-19 hastası insanlarda görülene benzer belirtiler fark edildi.
Hayvanlardan 7’sine PCR testleri yapıldı, 3’ünün testi pozitif çıktı. Pozitif olan vakaların da tamamı B.1.1.7 varyantı taşıyordu. Diğer dört hayvandaki antikor testlerinde de ikisinin bir şekilde virüsle enfekte oldukları anlaşıldı.
TEKSAS’TA DA BENZER BİR DURUM YAŞANDI
Bu araştırmadan kısa bir süre önce de Teksas A&M Üniversitesi’nden uzmanlar, aynı evde yaşayan bir kedi ve bir köpekte B.1.1.7 varyantının görüldüğünü duyurdu. Hayvanların ebeveyninin de pozitif olduğu bildirildi.
Aynı şekilde İngiltere’de test edilen 11 hayvandan 5’inin ebeveynlerinin de enfekte olduğu, kedileri ve köpekleri semptom göstermeden önce yapılan testlerinin pozitif sonuç verdiği belirtildi. Teksas’taki hayvanların test oldukları sırada hiç semptom göstermedikleri, bir süre sonra hapşırmaya başladıkları da ifade edildi. Tüm hayvanların iyileştiği ancak İngiltere’deki kedilerden birinin hastalığın nüksetmesi sonucu mecburen uyutulduğu da haberde yer aldı.
HAYVANLARDA GÖRÜLEN VARYANTLAR PANDEMİYİ NASIL ETKİLER?
Dünyada bilinen toplam Covid-19 vakalarının sayısı 120 milyonu aştı ancak ev hayvanları söz konusu olduğunda vakalar bir elin parmaklarını geçmiyor. Bunda hayvanlara neredeyse hiç test yapılmaması da etkili olabilir. Diğer yandan virüs kaptığı bilinen hayvanlar da hastalığı çok hafif belirtilerle ya da asemptomatik atlatıyor. Bulaşıcı hastalık uzmanları da insanlara eşlik eden hayvanlardan virüs kapma ihtimalinin neredeyse sıfır olduğunun altını çiziyor.
Leroy, B.1.1.7’nin insanlardan hayvanlara ve hayvanlardan insanlara daha bulaşıcı olup olmadığına dair net bir bilgi olmadığını, enfekte ev hayvanlarının pandeminin gidişatındaki rolünün de belirsiz olduğunu söyledi, ama “Bu hipotez ciddi anlamda değerlendirilmeli”. diye konuştu.
Guelph Üniversitesi Ontario Veterinerlik Koleji’nden Scott Weese ise “İlginç bir hipotez ama virüsün bu sorunlara yol açtığına dair hiç kanıt yok” yorumunu yaptı. Yeni ortaya çıkan bulaşıcı hastalıklar konusunda uzman olan Weese, “Ev hayvanlarının enfeksiyonun kaynağı olma ihtimali halen çok düşük. Eğer köpeğimde virüs varsa mutemelen benden kapmıştır. Benim aileme ya da komşularıma bulaştırma ihtimalim de köpeğimden çok daha yüksektir” diye konuştu.
Yine de bilim insanlarının ve veterinerlerin Covid-19 ve varyantlarının hayvanlarda kalp kası iltihabına yol açıp açmadığını incelemesi gerektiğini belirten Weese, virüsün insanlarda benzer bir etki yaptığını hatırlatarak, “Bağlantı gerçek olabilir ama insanları şimdilik paniğe sürüklemeye gerek yok” dedi.