Yaygın Görülen 6 Köpek Hastalığı ve Tedavileri

En yaygın görülen 6 köpek hastalığı, belirtileri ve tedavi yöntemleri hakkında her şeyi bu yazımızda bulabilirsin.

köpek hastalığı
Yagın görülen 6 köpek hastalığı hangi belirtilerle ortaya çıkar? Bunu bilmek çok önemli. Böylelikle karşılaştığınızda erken teşhis ve dolayısıyla tedavi için vakit kazanırız. Bu yazımızda en sık görülen 6 köpek hastalığı ve tedavilerini ele alacağız.

6 Yaygın Köpek Hastalığı

Gençlik Hastalığı (Canine Distemper)

Köpeklerin en sık karşılaştığı hastalıkların başında gençlik hastalığı gelir. Bu maalesef bulaşıcı viral bir hastalıktır. Yani bir köpekten diğerine kolaylıkla bulaşır. Yavru köpekler dünyaya geldiklerinde ağız sütü sayesinde annelerinden kolostrum ile yüksek oranda antikor alırlar. Bu sayede 12 haftalık olana kadar hastalıklara direnç gösterirler. Kolostrum alamayan yavrularda ise bu korunma süresi 1 ila 4 hafta arasındadır. Bu süre içinde gençlik hastalığı köpeklere bulaşmaz. Ancak 3 aydan 12 aya kadar  hastalığa yakalanma riskleri vardır. Az da olsa 1 yaşından büyük köpeklerde de görürüz.
Bu hastalığın en belirgin semptomu 40-41 dereceleri bulan yüksek ateştir. Göz, burun, sindirim sistemi, akciğer ve sinir sistemi olmak üzere 4 farklı yapıda kendini gösterir. Köpeğinde iştah azalması, göz ve burnunda akıntıya da eşlik eden depresif hal varsa tehlike çanları çalıyor demektir.
Felç, öksürük, kusma ve ishal de yine belirtiler arasındadır. Ne yazık ki hastalığın ölüm oranı yüzde 60-80’lere varıyor. Oldukça yüksek.
Peki tedavisi nasıldır? Gençlik hastalığının tedavisi süresince önce bağışıklık sistemi desteklemek gerekir. Eğer erken teşhis edildiyse antiviral ilaçlar sayesinde ilerlemesi yavaşlar. Hastalığı önlemek için uzman bir veterinere danışmalı ve aşı vurdurmalısın.

Kanlı İshal (Canine Parvovirus)

Bu hastalığın virüsleri, kedilerin gençlik hastalığına yakalanmalarına sebep olan Parvovirüslere benzer. Aynı zamanda 1978’de yüz binlerce köpeğin ölümüne sebep olan bir köpek afetinin de sorumlusudur. Yavru köpeklerde kalp kası iltihabı, tüm köpeklerde ise gastrointestinal belirtiler ortaya çıkarır. En çok 3 yaşından genç köpeklerde görürüz.
Hastalık kendini ilk başta gri-beyaz renkteki şiddetli kusma ile gösterir. Dışkıda taze ya da pıhtı
şeklinde kan görebilirsin. Ardından ateşi 41 dereceye kadar yükselebilir. Bu dönemde köpekler ciddi oranda su kaybeder.  Maalesef çoğunlukla da 24 saat içinde hayatlarını kaybederler. Ölüm oranı %50’leri geçer. Bağışıklık sistemini kuvvetlendiren ilaçlar, beslenme düzeni ve antiviral ilaçlar ile tedavi edilebilir. En etkili tedavisi ise anne sütünden erken kesilen köpeklerde 6 haftadan itibaren aşıya başlayarak önlemektir.

Bulaşıcı Karaciğer Hastalığı (Infectious Canine Hepatitis / CAV-1)

Bu hastalığa CAV-1 olarak da bilinen adenovirüsler yol açar. Köpek idrarı ile bulaşır. En çok yavru
köpekleri etkilese de, yaşlı köpeklere de bulaşabilir. Başta karaciğer olmak üzere tüm dokuları enfekte edip hastalığı yaydığını görürüz. Hastalık ilerleyince görme bozukluğu oluşur.
Tedavi için genelde köpeğin diyetini değiştirmek gerekir.
Bağışıklığını kuvvetlendirmek için sağlıklı beslenme şarttır. Vitamin takviyeleri ve ek gıdalar alması gerekir. Özellikle iştahsız köpeklerde seruma ihtiyaç vardır.

Barınak Hastalığı (Infectious Tracheobronchitis / Kennel Cough)

Solunum sistemine yerleşen virüsü köpek öksürüğü olarak da biliriz. Kalabalıkta yaşayan köpeklerde yaygın görürüz. Belirtileri arasında öksürük, burun çevresinde iltihaplı akıntı ve bazen ateş yer alır. Özellikle genç köpeklerde burun akıntısı çok belirgindir. Hastalığın tedavisi sırasında erken teşhiş büyük önem taşır. Antiviral ilaçlar ve özel diyet ile bağışıklığın güçlendirilmesi için vitamine ihtiyaç vardır.

Leishmaniasis

Bir çeşit parazitin yol açtığı bir deri hastalığıdır. Özellikle tropikal iklimlerle Akdeniz ülkelerinde rastlarız. Kene, tatarcık, kum piresi, sinek gibi hayvanlardan köpeklere bulaşır. Hastalığı bir kez geçiren köpekler bağışıklık kazanır. Kuluçka süresi ortalama birkaç aydır. Bazen 1 yıla kadar uzar. Organları etkilediğinden hastalığın ağırlaşmasına ve köpeğin acı çekmesine neden olabilir. Deri, tırnak ya da herhangi bir bölgeyi etkilemesi de mümkündür. Çok farklı belirtileri vardır ve tanı koymak zordur. Tedaviye de zor cevap veren bir hastalıktır. Bu nedenle koruyucu aşıya başvurmak gerekir.

Uyuz

Doğada en yaygın bulunan parazitten geçer. En sık rastladığımız köpek hastalığıdır. Derinin bir noktasına ya da tüylerin arasına yerleşen bir parazit yol açar. Alerjik reaksiyon yaratan parazitler
köpekte kaşıntıya ve huzursuzluğa neden olur. Yabancı bir yerden ya da başka bir köpekten temas yoluyla geçer. Köpeğin yattığı alan hijyenik olmalı ve iyi beslenmeli. Aksi durumda parazit hızlıca bulaşıp yayılabilir. Sıcak havalar da yayılımı tetikler. Veterinerin önereceği ilaçları banyo sırasında uygulayabilirsiniz. Bağışıklık sistemini de güçlü tutarsanız kolayca atlatacaktır.
Herhangi bir köpek hastalığı gün senin köpeğini de üzebilir. Bunun için rutin veter kontrollerini aksatmamanı ve koruyucu aşıları veterinerin kontrolünde mutlaka uygulamasın.
Oldukça masraflı muayene ve tedavi süreçlerinin bütçeni sarsmaması için dostuna pet sigortası yaptırabilirsin.

Paylaşan heymypet